23 Mayıs, 2013

Düsseldorf-Köln Notları


Eşimin yurtdışı gezilerini seviyorum. O daha en ufak birşey söylemeden benim aklımda kendi gezi planım oluşmuş oluyor bile:) Zira o kaldığı müddetçe oraya gitmesini gerektiren toplantısında oluyor ve ben de o 3-4 gün boyunca , hangi şehirdeysek tek başıma gezip duruyorum:) Bir tek Bosna bizim özel tatil planımız olduğu için orada çalışmadı, onun dışında o hep çalıştı ben hep gezdim:) Umut artık onu bırakıp gitmelerimize tavır yapmaya başladı ama onunla hakkatten zor oluyor babası yanımızda olmayınca:(  "Anneanne yada babaanne hangisi uygun olursa artık. Zaten 4-5 gün" Ama 2. günden başlayarak durmadan "ne yapıyordur acaba" deyip durdum. O bizi hiç aramamış ama eşek sıpası...

Her gezide o kadar çok yürümek zorunda kalıyorum ki gidişimizin 2. günü ayaklarım resmen  sızlamaya başlıyor, döndüğümüz gün ise yorgunluktan bitap düşmüş oluyorum. Yaygın metro ağları, otobüs yada taksiye binip gitmek istediğim yere gitmek elbette seçenek ama sanki metroya vs bindiğimde geçtiğimiz yerlerdeki ara sokakları kaçırmışım gibi geliyor:) Eşim en çok fotoğraf konusunda şaşırır, bu kadar ara sokağı bile dolaşıp neden daha fazla fotoğraflamadığım onu şaşırtıyor ama ben etrafıma o kadar dikkatli bakıyorum ki bazen fotoğraf çekmek aklıma bile gelmiyor:)

Bu seferki toplantıları Solıngen'de. Düsseldorf'ta bir otel ayarladık, ben 3 gün kalacağım,o Solingen'de olacak sonraki 2 günde de birlikte dolaşma imkanımız olacak. Derag Livinghotel, Kirchfeldstrasse üzerinde ve önünde duraklar bile var, yani tam bana göre:) Kahvaltı sonrası çıkıp yürüyüp yürüyüp yorulduğumda önünde inme imkanım olduğunu bilmek iyi geldi:)

Otel toplantı oteli yada uzun süreli iş nedeniyle kullanılan bir otel gibi, gündüz ortada kimseyi de görmüyorsunuz zaten ama akşamları kalabalıklaşıyor. Eşim ilk toplantı günü gider gitmez kalkıp otelin civarını kolaçan ediyorum.Birkaç cadde ileride muhteşem ev dekorasyon ürünleri satan bir mağaza görüyorum , adını şimdi hatırlamamakla beraber bu güzel mağazadaki alışveriş tecrübem kasaya gelip ürünler geçtikten sonra kartımı uzattığım vakit kasiyerin "sadece nakit ödeme aldıklarını, kart olarak da sadece alman bankalarına ait kartları kabul ettiklerini "söylemesiyle kabusa dönüyor.Üzerimdeki nakit paranın tamamına yakınını kasaya bırakıp cicilerimle çıkıyorum ama bu durumda kredi kartını aldığım eşimin parmağının olup olmadığı da aklımdan geçmiyor değil:))

Yakındaki bir pastaneye oturup cebimde kalan parayı sayıp günlere bölüyorum çarçabuk:) Hem canım belki sadece burada böyledir, her mağazada böyle olacak değil ya diyerek başka bir mağazaya yöneliyorum, kağıt ve süsleme ürünleri satan bir mağaza, scrapbook için de , geri kazanım projeleri için de kullanılabilecek süsler,dekopaj için kullanılabilecek hiç görmediğim desenlerde peçeteler, cupcake kalıpları, muhteşem şeyler var burada da, önce geziyorum mağazayı sonra kasiyere sormak geliyor aklıma, iyi ki de sormuşum zira "only cash" bir mağaza daha ! Tüm gördüklerim aklımda kalarak çıkıyorum oradan.Karta bakıyorum, kartta sorun yok, hani yanlış olanı mı verdi diye geliyor aklıma ama yoo NewYork'ta da, Paris'te de ve hatta aynı ülkenin Berlininde de aynı kartı kullandım oysa:(

Neyse otele yakın olan başka bir caddede 3-4 katlı bir kitapçı görüyorum, bari yemek ve craft bölümündeki kitaplara bakayım deyip dalıyorum, birden aklıma yine kartı sormak geliyor,gösteriyorum "ok, kullanabilirsiniz "diyor kasadaki maviş kız, yehooo bari yeni kek tariflerime kavuşayım di mi ya:)Friedrichstrasse üzerindeStern-Verlag, yolu oraya düşen ve kraft-hobi- kek pasta vs tarif kitaplarına meraklı olanlar uğrasın derim.Bir katın neredeyse tamamı bu konulara ayrılmış. Cupcake ve makaron süsleme malzemeleri de buldum orada.

Bazen evin yanındaki AVM deki büyük kitapçıya uğradığımda hani ola ki gelmiştir birşeyler diye bakıyorum ama ya arıcılık, ya tambur onarımı yada sadece takı yapımından oluşan 3-4 kitap oluyor bu bölümde.Arz talep meselesine katılmıyorum , zira 2 hanımdan biri mutlaka evde ama kek, ama pasta süsleme, keçe, işleme vs vs bir konuya ilgili ve meraklı. Pasta kek kitaplarının olduğu bölümde bile 3-4 kitap oluyor ancak, yazacağım birgün bi tane, o olacak:)
Bir yığın kitap alıp çıkıyorum, gece otelde bakacağım yine tariflerine.
Ne yazdım ne yazdım, velhasılı kelam kitap dışında çok verimli bir alışveriş gezisi olmadı ha bir de Köln'deki Nanu Nana dışında. Chakra ve Madam Coco karışımı bir dükkan . Küçük dekorasyon ürünleri,kokular,mumlar vs , satıyorlar. Süslemeler için de çok şık yan ürünler. Benim gibi kraftın her çeşidine meraklı biriyseniz uğrayın derim oraya da...

Bu gezi notlarına sonraki yazıda da devam edeceğim...

Fotoğraflar Düsseldorf-Köln ortak çalışması:)

























Derag Livinghotel'in penceresinden..



Pazar günleri çoluk çocuk parklarda, bahçelerde , bisikletle..


Aşğ.Metal görüntülü  bir bina, teneke yığını gibi görünüyor ama çok güzeldi içi.


Aşağıdaki binaya tırmananlar çok şekerlerdi:)





Hiç yorum yok: